15 Ocak 2009 Perşembe

sen sakın uyanma...

...






"yanağındaki yara izine dokundum ve anladım.
sen Tanrı değildin..."









sorular, aklımın duvarlarına çarpıyor... her darbede eskiye ait birşey siliniyor ömrümden. bir cinayet daha işliyorum. her soruda başka bir adamın ırzına geçiyorum. korkuyorsun değil mi? sesin üşüyor, biliyorum... ellerini saklıyorsun, gözlerin kısılıyor. uyku gibi.. uyursan bu seni daha özgür kılacak ve sen daha önce görmediğin bir düşe dalacaksın. sakın gözlerini açma!!! uyumalısın... cevapları sakladığından beri sen, sözlerin bir yalan olduğuna inandım. başka adamlara sokuldum, soludum onlarıda... herbiri diğerinin ezberiydi. aslında bildiğim ve hep aynı rolü üstlendiğim sıkıcı bir filmin oyuncusuydular... herkes rolüne öyle kaptırmıştıki kendini, görmediler. ben hep güldüm... sevişme sahnelerinin sonunda zafer kazanmış edasıyla gerinirken onlar, ben güldüm. bu bir oyundu. bir sahnelik, dört günlük, siyah beyaz...
korkuyorsun sen de, görüyorum. bu yüzden gözlerin kapalı. renklerin solgun... sesin de üşüyor üstelik. uzaktasın . şimdi uyu ve sakın gözlerini açma... etrafım cesetle dolu, ırzına geçtiğim adamlar karanlık kuyularda uyumak için yalvarıyorlar... sen sakın uyanma..












neslihan öncel / adam
2009 kış

















...

2 yorum:

efrasiyab dedi ki...

o zaman ben de bu şarkıyı senin için dinliyorum.

...içimdeki mezarların duası yok...

bihter isici dedi ki...

...izleniyorsunuz bayan

:)