24 Şubat 2008 Pazar

Olanlar olacak…




Öfke, zehirli bir yılan koynumda, henüz masum, sabırla büyütüyorum ve sessiz köşemde gelmelerini bekliyorum. Geldiklerinde bir iblis çıkacak koynumdan, ellinde göğsümün kokusu… Olanlar o zaman olacak… Olanlar olacak…

Önce onlar sonra kendim… Bu kente bir çığ düşecek koynumdan.. Önce onlar kalacak sonra kendim. Öfke, bir çığ gibi içim de bu kente düşecek, altında kalacağız.

Şimdi yıkmaz beni rüzgârın, çökmez bedenim yokluğunda. Kaç enkazdan çıktım kaç mezara gömdüm yüzümü ben. Yeniden doğdum yıllar önce. Ölüler gördüm, dokundum onlara, bedenlerinden kopan parçaları topladım, kan oldu ellerim…

Yanık ten kokusu… Bilir misin nasıl kokar? Sızladı mı burnunun direği? Sen hiç topladın mı, bir kadının kopan ellerini taşların arasından? Ellerine bulaştı mı masum bir bebeğin kanı? Gördü mü gözlerin, son nefesini verirken bir adamın “KURTARIN” deyişini?

Şimdi acıtmaz beni, tırnağı yanan bir kadının elinin resmi. Yanmaz canım sen “hoşça kal” derken. Yıkmaz beni rüzgârın, yokluğun kanatmaz… Kaç enkazdan çıktım ben, bak yeniden doğdum…

Öfke, zehirli bir yılan koynumda, henüz masum, sabırla büyütüyorum ve sessiz köşemde gelmelerini bekliyorum. Bu kente bir çığ düşecek koynumdan.. Bekliyorum…







neslihan



kış



2008










Hiç yorum yok: